Sen Gittin gencecik yaşında Vatan topraklarının kilometrelerce uzağında şehit oldun, unutulma diye de sokaklara ismini veririz.
Daha geçen hafta bir Van’dan bir de vatan topraklarından kilometrelerce uzaklarda şehit düşen gencecik fidanlarımızı toprağa verdik. Hep aynı manzara şehidim merak etme.
Şehadet haberin senden önce şehit olan ve zaman zaman haberlerde gördüğün ya da dizilere konu olan o görüntü gibi… Askeri yetkililer geldi evine ve ailene haber verdiler ‘Şehit Olduğunu’ Yine aynı manzaralar şehidim yaşananlar, daha önce gördüklerin, tahmin ettiklerin gibi. Ailen sinir kirizi geçirdi, evine dev Türk Bayrağı çekildi, yetkililer ailenin yanında soluk aldı. Tanıdığın tanımadığın binlerce abin, ablan, teyzen, ninen, deden, amcan, dayın, kardeşin evini ziyaret ederek ailene ‘Başsağlığı’ diledi.
Şehit cenazen geliyor göklerde şehidim. Al Bayrağa sarılmış tabutunu omuzladı silah arkadaşların. Havaalanından alındı naaşın getirildi Aksaray’a şehidim. Seni onlarca kişi karşıladı. Bir gece de Somuncu Baba Külliyesinde kaldın şehidim. Bu arada senin cenaze töreni hazırlıkların başladı. Acı siren sesleri içerisinde baba-ana evine getiriliyor al bayrak üzerinde bulunan tabutun. Yollardan geçerken şehidim bak herkesin elindeki akıllı telefonlar ile video kaydı alınıyor. Kimileri canlı yayın yapıyor. Ve gözyaşlarını döküyorlar şehidim. Geçtiğin her yerde acı-gurur-gözyaşı var şehidim.
Baba-Ana evinde helallik alındı şehidim. Yine sirenler içerisinde alındı naaşın getiriliyor Cami önüne. Seni onbinler bekliyor yine silah arkadaşlarının omuzunda getirildi naaşın ve konuldu musalla taşına. Yine aynı manzaralar şehidim, Anan, Baban, kardeşin, bacın, eşin, çocuğun sarılıyor tabutuna. Tabutuna sarılamayan o bebeğin varya yattı tabutuna tıpkı senin onu göğsünde uyuttuğun bir gün gibi. Sonra şehidim namazın kılınmadan önce senin hakkında bilgi verdiler. Şu yaşta, evli ya da bekar…gibi birçok prosüdür yerine getirildi.
Haaa…. Söylemeyi unuttum; daha sen musalla taşına konmadan “Terörü sadece lanetlemekle kalan” siyasiler bir de çelenk göndermişler. İsimleri ve partileri yazarak. Sonra devlet kurumlarının siyah çelenkleri bir bir yerini almış…
Namazın kılındı “haklarınızı helal ediyor musunuz?” sorulduğunda hep bir ağızdan “Helal Olsun” denildi. Haklarını sana helal ettiler şehidim de;
Sahi; sen hakkını helal ettin mi; “Siyasilere, seni oraya gönderenlere… sen hakkını helal ettin mi şehidim? Senin anneni babanı eşini bebeğini gözü yaşlı bırakmalarına sebep olanlara???”
Kaldırıyorlar musalla taşından naaşını Şehidim yine silah arkadaşlarının omuzunda. Önden resmini taşıyor bir başka silah arkadaşın. Diğer silah arkadaşların seni taşırken arkadaki kalabalığın bir elinde Bayrak, diğer elinde değişik siyasi hareketler;” Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez” diye bağırıyorlar. Arada bir değiştiriyorlar sloganlarını “Tekbir Allah-u Ekber” gibi bildiğin şeyler….
İşte Bilmediklerini Anlatacağım Sana
Buraya kadar tahmin ettiğin, daha önceki şehit olan kardeşlerinin törenine kadar yaşananların hepsi birebir yakın yaşanıyor şehidim. İşte şimdi bilmediklerini anlatacağım sana;
3 Gün boyunca baba ocağın hiç boş kalmıyor şehidim. Aslında 3 gün derken şehidim yine yakınların var baba ocağında. Bir de devlet yönetici kademeleri gelip gidiyor. Buraya kadar olağan durumlar. Peki ya 3 gün sonrası;
Annen o çok sevdiğin yemeği yapamıyor şehidim. Baban diğer kardeşine senin isminle sesleniyor. Kardeşin “Abi” diyor ve susuyor. Eşin seni arayacak elini telefona alıyor “Aşkım” diye kayıtlı olan rehberinden arayacağı sırada elinden telefon düşüyor. Daha henüz 8 aylık olan bebeğin 6 yaşına gelmiş sünnet yaptırılacak. Sünnetlik kıyafetini giydikten sonra şehitliğe geliniyor seni ziyaret ediyor oğlun şehidim. Senin resmini gördükten sonra soruyor annesine “Anne Benim Babam Bu mu?” diyerek… Bunları biz bilmeyiz şehidim….
Biraz geriye gidiyorum şehidim. Hani senin cenaze uğurlaman vardı ya şehidim; hani orada elde bayraklar, diğer elde siyasi simge yapanlar var ya hahhh…. hepimiz hatırladık işte onları…
İşte onlardan birkaçı koşuyor bankaya kredi çekiyor ya da birikmişini alıp ‘Bedelli Askerlik’ için bedellerini ödüyor. Hani senin cenazenin arkasında elinde bayrak, diğer eli siyasi simge olan var ya; …. hahhhh…. işte o şehidim. Hani diyordu ya; “Apo’nun Piçleri Yıldıramaz Bizleri” diyen vardı ya, hani “Şehitler Ölmez Vatan Bölünmez” narası atan vardı ya, hani “Tekbir Allah-u Ekber” diyen vardı ya…. hah işte o en önde bağıran varya… İşte o şehidim. “Bedelli Yapıyor…” sahi şehidim bu slogan atana da hakkını helal ettin mi?
Hani dükkanlarının önüne “Şehit ve Gazi Ailelerine ikramımızdır. Onlar Bedellerini Canları ile ödedi” diye yazdıranlar var ya; haaahhh… işte o şehidim. İşte o dükkan işletmecisi gitti bedelli yaptı askerliğini… sahi şehidim O esnafa da hakkını helal ettin mi?
Sonra şehidim; hani şehit olduktan sonra televizyonlara demeç veren bazıları var ya; “Hah işte onlar Senin şehit olduğun o topraklardaki, Vatansızları hâlâ bizim toprağımızda durduruyorlar. Hani senin onların toprakları için kanını döküp şehit olduğun o vatansızların gençleri var ya; nargile çekiyorlar. Gerçi şuan hava soğuk… Hele bir yaz gelsin Şehidim; en güzel plajlarda o vatanlarını savunmaktan kaçan Vatansız Suriyeliler doldurur. Belki sende görmüşündür; şehit olmadan sosyal medyada yer alan o görüntüleri…
Mesela; Çadır Mahkemeleri Kurarak zafer edasında karşılanan Domuz Sürüsü Teröristleri ülkemize girdirenlere….
Mesela; Ülkemiz subaylarına yapılan kumpasa Ben Bu davanın ‘Savcısıyım’ diyen siyasi ya da siyasilere…” sahi şehidim O Suriyeli Vatansızları ülkemize alanlara hakkını helal ettin mi? O hain teröristleri ülkeme zafer edasında sokup, çadır mahkemeleri kuranlara, kurmaya sebep olanlara hakkını helal ettin mi?
Aslında şehidim soruyorum herkese neden? Ne için? Suriye’de şehit oldun diye?
Bir Subay’ı şehit oldu diye “Menemeni haritadan silin” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ü bizlerde özlüyoruz.
2020-02-10 21:01:27