Ekonomik ve psikolojik olarak zorlu bir dönemden geçtiğimiz bu süreçte daha önce bazı yurttaşların yaptığı gibi isim verilmeden bakkalda yer alan Veresiye defteri kapatılır. Zaman zaman biz basın emekçileri de “İsimsiz Robin Hood şu mahallede şu bakkalın veresiye defterini kapattı” diyerek haberler yapmayı ihmal etmez ve maddi imkânı olan yurttaşlarda örnek olmasını isterdik.

Dün de ilimizde “Robin Hood” görevi Aksaray Valiliğine düştü. Vali Hamza Aydoğdu ile birlikte kurum müdürleri 48 Mahallede bakkalları ziyaret ederek maddi durumu olmayan, ödeme yapamayan bazı yurttaşların borçlarını kapatarak Devletin Yurttaşın en zor zamanında yanında olduğunu gösteren bir hareket olurken, takdir de topladı.

Yurttaşların en zor zamanında Devlet olarak yanında olmak ve hem o yurttaşı sevindirir, hem de Devletin güçlü olduğunu gösterir. Bu yardımlar Sosyal Devletçilik anlayışının birebir örneğidir. 

Devlet ile de Siyasi İktidar birbirine karıştırılmamalı. Bugün iktidar da AKP var diye bu yardımlar yapılıyorsa, yarın Komünist Partisi ya da Milliyetçi Hareket Partisi kısaca hangi siyasi parti olursa olsun, hangi düşünce olursa olsun, O’da bu yardımları yapmak zorunda. 

Devlet Türk Dil Kurumunda; “Toprak bütünlüğüne bağlı olarak siyasal örgütlü bir ulusun ya da uluslar topluluğunun oluşturduğu tüzel varlık” olarak tanımlanmıştır.

Siyasi İktidar ise; Devlet yöneten siyasi örgüttür.

Burada üzerinde durulması gereken 2 konu var…

Birinci konu; hiç kimse isteyerek ya da bilerek borç yapıp zor durumda kalmaz. Ve hiç kimse mutlu değildir; çocuğunu borca ekmek aldırmak için bakkala göndermekte.

İkinci konu ve en önemlisi ise; Siyasi İktidar tarafından yönetilen Milletlerin açlığa, borca, batağa sürüklenmesinde ya da veresiye yazdırması Sosyal Devletçiliği tam uygulanamamasıdır. 

Ve Aksaray Valiliği öncülüğünde yapılan bu uygulama ise ağzına şeker sürmek gibidir. Aslında Devletin hatta Sosyal Devletin yapması gereken bu olması gerekirken olmadığından takdir ediyoruz. 

Bir de son zamanlarda Siyasi İktidarın döneminde ne yazık ki ülkemizde yardımlar yapılırken insanları deşifre ederek yapılması da ne toplum ahlâkına ne de görgü kurallarına uygun değildir. 

Aksaray Valiliği tarafından yapılan bu “Robin Hood” görevi bu yüzden takdir edicidir.

Aksaray’ın 48 Mahallesinde Devlet Millet iş birliği ile yapılan ve Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu’nun öncülüğünde yapılan (Yapılması Gereken ve Son Zamanlarda Alışık Olmadığımız İçin ) takdir toplayan bu davranış elbette yurttaşın bir nebzede olsa gönlünü almaktır.

Birde Ramazan ayının simgesidir; Birlik, Yardımlaşmak ve Son Olarak İSRAFI ÖNLEMEK….

Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu tarafından uygulanan bu durum Birlik, Yardımlaşmak bu durumu gösterdi.

Bir de İSRAF ki; Allah’ın bile sevmediği bir durumdur.

Bu yazımı 3 Tesbih’e 48 Bin Akçe Veren Hikaye ile son vermek istedim;

Zamanın bir ülkenin bir şehrinde bir Mülki Amir varmış… 

Bu Mülki Amir, Devlet Yöneticisine 1 Tesbih almış. Fiyatı 20 Bin Akçe imiş. Düşününsen 33 tane altı üstü boncuk 20 Bin Akçe.

 

Devlet Yöneticisine 20 Bin Akçe’ye tesbih alınır da, Yöneticinin sadrazamına alınmaz mı efendim. Sadrazama da 15 Bin Akçe’ye tesbih almış…

Son olarak da bu Mülkü Amir çok sevdiği ve kendisini de o koltuğa oturmasında emeği olan bir başka Devlet Yöneticisine 13 Bin Akçelik Tesbih almış.

Bir de Gerçek ile Hikayede geçen Mülki Amir aynı olsaydı… İyi ki değilmiş…

Şimdi Hikayedeki Mülki Amir Millete Hizmet yerine kendisini o koltuğa oturtanlara devlet kasasında akçeleri kendi hırsı için harcarken;

Aksaray Valisi Hamza Aydoğdu ise Devlet Kasasında Milletine harcıyor…