Corona’da İkinci Dalga Var mı
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Bilimsel ve Sosyal Platformuolan Psikiyatrim, dünyanın çeşitli ülkelerinden bilim insanlarını bir arayagetiriyor. Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Ana Bilim Dalı BaşkanıProf. Dr. Nesrin Dilbaz’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen canlı yayında busürecin İtalya ve Türkiye’de ruh sağlığı üzerindeki etkileri konuşuldu. Prof.Dr. Nesrin Dilbaz, pandeminin ikinci dalgasında kaygı bozukluğu ve depresyongörülebileceğine dikkat çekti.
Üsküdar Üniversitesi, pandemi sürecinde dünyadakigelişmeleri takip etmeye, dünyanın çeşitli ülkelerindeki uzmanlarla görüşalışverişinde bulunmaya devam ediyor. Üsküdar Üniversitesi Tıp FakültesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı Başkanı ve NPİSTANBUL Beyin Hastanesi AMATEMKoordinarü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, Ruh Sağlığı ve HastalıklarıBilimsel ve Sosyal Platformu olan Psikiyatrim’de (www.psikiyatrim.org)gerçekleştirilen yayının moderatörlüğünü gerçekleştirdi.
“İtalya’dan MesajınızVar: Covid-19 Salgını Sırasında Ruh Sağlığı ve Psikososyal KonularınDeğerlendirilmesi” başlıklı yayına İtalya’dan canlı olarak bağlanan BolognaÜniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı, Biyomedikal ve Nöromotor Bilimler BölümBaşkanı Dr. Alessandro Serretti, ülkesindeki gelişmelerle ilgili bilgi verdi. Prof.Dr. Nesrin Dilbaz, bu süreçteki ruhsal sorunları anlattı: “Akut Stres Bozukluğu,kaygı ve travmatik yas “ Bu süreçte ülkemizdeki uygulamalardan bahsedenPsikiyatrist Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, Pandemi döneminde erişkinler, ergenler veçocuklar olmak üzere genel toplum, daha önce tanıları konmus ve tedavileridevam eden psikiyatri hastaları, Covid-19 olan hastalar, Covid-19 nedeniyleyakınını kaybeden ve hekimler başta olmak üzere tüm sağlık çalışanlarınınetkilendiğini belirtti. Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Covid-19 nedeniyleyakınlarını kaybeden kişilerin alınan önlemler nedeniyle sevdikleri,arkadaşları ile birlikte cenaze törenlerini yapma, taziye evi gibi yas tutmasürecini kolaylaştıran ritüelleriyapamamaları gelecekte travmatik yasgelişmesine yol açabilecektir. Ayrıca hastalanmanın oluşturduğu damgalanmaduygusu ve izolasyon gibi olumsuz durumlar uzun dönemde depresyona yolaçabilecektir” uyarısında bulundu.
Prof. Dr. NesrinDilbaz Ve Arkadaşları Üç Çalışma Gerçekleştirdi
Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, bu süreçte arkadaşları ile birliktegerçekleştirdiği Covid-19 Ruh Sağlığı Barometre Çalışması, COVID-19 FobiDeğerlendirme Ölçeği Geliştirme ve Covid-19’da sağlık kaygısı ve psikolojikdayanıklılığı değerlendiren üç çalışma gerçekleştirdiklerini belirterek bu çalışmalarınsonuçlarına ilişkin bilgiler de verdi.
Prof. Dr. NesrinDilbaz: “Katılımcıların %86’sında genel kaygı arttı”
Yaklaşık bin 300 kişide gerçekleştirilen Covid-19 RuhSağlığı Barometre Çalışmasına değinen Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, şu bilgileriverdi: “Bu çalışmaya katılanların%86’sında genel kaygının arttığı (özellikle 2/3’te sağlık kaygısı yüksek),%48’i güvensiz, %42’si karmaşık, %34’ü ise korku dolu ve panik olduğu saptandı.Burada önemli olan nokta var ki insanların yüzde 95’i ellerini daha fazla yıkama,sosyal izolasyon ve sosyal mesafeye dikkat ettiklerinden söz ediyorlardı.Başlangıçta belirsizliğe bağlı kaygının arttığı saptanırken; süreç içinde çokfazla bilgi sahibi olmanın (bilgi kirliliği nedeniyle) kaygıyı artırdığınıgördük. Yine önemli bir nokta mesela Çin’de yapılan bir çalışmada 35 yaşınüstündeki hastalar daha çok kaygı yaşadığı ortaya çıkmışken bizimaraştırmamızda daha çok gençlerde kaygının artmış olduğunu gördük. Özelliklegençlerde, kadınlarda ve bekârlarda daha fazla artış olduğunu gördük. Covid-19sırasında oluşabilen bu kaygı, korku ve kaçınmayı ölçebilecek 22 maddelik yenigeliştirilen Covid-19 Fobi Ölçeği tüm bilim dallarında yeni araştırmalaryapılırken kullanılabilecektir.”
Prof. Dr. NesrinDilbaz: “İkinci dalgada kaygı bozuklukları ve depresyon görülebilir”
Pandemi bittikten sonra işini kaybedenler ve olası maddisıkıntılar nedeniyle yaşanacak sorunlar yüzünden bir başka dalganınbeklendiğini kaydeden Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, şunları söyledi: “Bu dalgaözellikle travma sonrası stres bozuklugu ve yaygın kaygı bozukluğu gibi kaygıbozuklukları ve depresyon olabilecektir.”
Pof. Dr. NesrinDilbaz: “Bazı psikiyatri hastaları tedavilerini aksattı”
Ayrıca pandemi sırasında olağan hastaların yardımaulaşamadıklarını, pandemi sırasında birçok merkez ve kliniğin gerçekten yardımaihtiyacı olan ruhsal hastalığı olan hastalarını göremediklerini (psikiyatripoliklinikleri ve servislerinin COVID servise dönüştürülmesi nedeniyle)kaydeden Pof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Bu dönemde bazı psikiyatri hastalarınınhastalık bulaşacağı endişesiyle hastaneye gelmediklerini hatta bir kısmının dailacı kestiğini gördük. Buna bağlı olarak son iki üç haftadır hastabaşvurularının arttığını saptadık. Kronik ruhsal hastalığı olanlar, depresyon,kaygı bozukluğu olanlarda yeni yeni hastalıkların alevlendiğini gözlemledik.Tüm dunyada olduğu gibi bizim ülkemizde de Kliniğe başvuranlarla klinikte,kliniğe başvurmayanlarla tele-psikiyatri yoluyla (telefon veya dijital platformkullanılarak) yardım etmemiz önemliydi” diye konuştu. Prof. Dr. Nesrin Dilbaz,“Bu dönemde bu uygulama daha yaygın kullanılmaya başlandı. NPİSTANBUL BeyinHastanesi’nde ücretsiz bilgi hattı ve yine ücretsiz psikoloji toplantılarıuygulamaları ile birçok kişiye ve/veya hasta ve hasta yakınının bizlere kolayulaşmalarına olanak sağladık” dedi.
Dr. AlessandroSerretti, Covid 19’un psikiyatri üzerine etkileri hakkında bilgi verdi
Dr. Alessandro Serretti, Covid-19 salgını sürecinde en fazlaetkilenen ülkelerden biri olan İtalya’daki gelişmeleri aktararak İtalya’dakendi klinikleri Covid-19 salgınında klinikteki düzenlemelerden bahsetti. Dr.Alessandro Serretti 17 yataklı klinikteki hasta sayısının güvenli mesafenedeniyle hasta yatak sayısının 11’e indirildiğini, buna göre demans, duygudurum ve yeme bozuklukları merkezlerinde de çalışma programlarındadeğişiklikler yapıldığını söyledi.
Dr. AlessandroSerretti: “Manik ve şizofreni hastaları alevlenme yaşadı”
İtalya’da Covid-19 salgınının psikiyatri üzerinde etkisinianlatan Dr. Alessandro Serretti, normal bakım ile gelen psikiyatri hastalarınınsayısında belirgin bir azalma olduğunu, ancak bazı psikopatolojilerde artışolduğundan bahsetti. Dr. Alessandro Serretti, özellikle mevsim nedeniyle manikhastalar veya şizofrenik hastaların akut alevlenmesine benzer biçimde İtalya’dada bazı psikopatolojinin arttığını söyledi.
Dr. AlessandroSerretti: “Anksiyete başvuruları arttı”
Bazı klinik olgulara değinen Dr. Alessandro Serretti,71yaşındaki bir demans hastasının nasıl ajite olduğundan, 43 yaşındaki birerkeğin alkol kullanımının artışı gibi örneklere değindi. Dr. Serretti,İtalya’da da özellikle anksiyete nedeniyle hastaneye başvuruların arttığınıkaydederek rehabilitasyon için başvuruların azalmasına rağmen anksiyetenedeniyle başvuruların arttığını kaydetti. Dr. Alessandro Serretti, özellikletoplum ruh sağlığı gibi rehabilitasyondan sorumlu olan merkezlere başvurularınazalmasına bağlı olarak relapsların (hastalığın tekrarlaması) arttığındanbahsetti. Alkol ve madde kullanımında da bir artış olabileceğine de değindi.
Dr. AlessandroSerretti: “Tele-psikiyatri uygulamaları kullanıldı”
Dr. Alessandro Serretti, ülkemizde olduğu gibi İtalya’da dabu süreçte tele-psikiyatri uygulamalarının öneminin arttığını belirterekdijital ortamlardan hastalarına yardımcı olduklarını belirtti. Özelliklehastaların ve hastalara bakım veren hekimlerin ve diğer personelin korunmasınada önem verildiği kaydeden Dr. Alessandro Serretti, ayrıca bir çağrı merkeziaracılığıyla ruhsal olarak yardıma ihtiyacı olan insanlara da yardım ettiklerindenbahsetti. Haber: Funda COŞKUN – GerçekHaber Gazetesi
2020-05-20 16:06:06